Perakende Gayrimenkulünün Geleceğini Şekillendiren 5 Ana Trend
Hızla değişen bir dünyada, perakende sektörü, dayanıklılığı ve yenilikçiliğiyle dikkat çekmeye devam ediyor. Küresel bir pandemi ve değişen piyasa dinamikleri gibi zorluklara rağmen, sektörün deneyim odaklı ekonomiye yaptığı vurgu ile tüketici ilgisini canlı tutmayı sürdürüyor.
Cushman & Wakefield uzmanları, The Pulse of Global Retail : Navigating Key Leasing Trends başlıklı internet seminerinde, uluslararası markaların büyüme stratejilerinden deneyimsel konseptlerine kadar perakende sektörünü yönlendiren unsurları ve bu trendlerin dünya genelindeki yansımalarını ele aldı.
ÖNE ÇIKAN TRENDLER
1- Tüketici Davranışları ve Ekonomik Dinamikler Perakendeyi Dönüştürüyor
İnternet seminerinde, Cushman & Wakefield Küresel Ekonomik Tahminler Başkanı ve Başekonomist Yardımcısı Rebecca Rockey, tüketici davranışları ile ekonomik büyüme arasındaki etkileşimi vurguladı. Oturumda ayrıca perakende, konaklama ve eğlence sektörlerini kapsayan deneyim ekonomisi tartışıldı. Tüketiciler giderek daha fazla deneyimi önceliklendirirken, yenilikçi gayrimenkul konseptlerine olan talebi artırıyorlar. Bu değişime uyum sağlayan perakendeciler, büyüme ve başarı için yeni fırsatların kapısını aralıyor.
2- Fiziksel Mağaza Deneyimi Hâlâ Önemli
Markalar, en iyi deneyimin fiziksel mağazada yaşandığını biliyor. Tüketicileri cezbetmek için gayrimenkul sahipleri ve markalar, deneyimsel bileşenleri geliştirmek adına iş birliği yapıyor. Perakendeciler, mağaza içi deneyimi zenginleştirmek için etkileyici ortamlar tasarlıyor, mağaza düzenlerini keşfi teşvik edecek şekilde optimize ediyor. Ayrıca, müşteri verilerine dayalı kişiselleştirilmiş hizmetler sunuyor ve artırılmış gerçeklik gibi teknolojileri entegre ediyor.
3-Veri ve Analizin Gücü, Perakende Genişleme Stratejilerini Yönlendiriyor
Günümüzün rekabetçi perakende ortamında, veri ve analitik, markaların yeni pazarlara açılmalarında kritik bir rol oynuyor. Perakendeciler, tüketici demografisi, trafik yoğunluğu ve rekabet analizleri gibi içgörülerden yararlanarak en uygun mağaza konumlarını belirliyor. Cushman & Wakefield Amerika Perakende Hizmetleri Başkanı Barrie Scardina'nın belirttiği gibi, “Yeni bir pazara giriş ve genişleme stratejileri, riski azaltmak ve mağaza performansını optimize etmek için tamamen veri ve analitik temelli olmalı.”
4- Perakendeciler Amiral Mağazalarına Yatırım Yapıyor
Özellikle lüks segmentte, amiral mağaza lokasyonlarının satın alınması, perakendeciler arasında yükselen bir trend. Cushman & Wakefield EMEA Perakende Başkanı Robert Travers, “Lüks kadar lokasyona duyarlı başka bir gayrimenkul sektörü yok. Bu nedenle, amiral mağaza konumlarının kontrolünü ele almak mantıklı bir strateji.” diyerek bu eğilimi vurguluyor. Ana gayrimenkulleri sahiplenmek, markaların rekabetçi bölgelerdeki varlığını sağlamlaştırırken artan kira oranlarına karşı koruma sağlıyor. Bu strateji, kitlesel pazara hitap eden perakendeciler arasında da yaygınlaşıyor, mağaza tasarımlarına güvenle yatırım yapmalarına ve kira yenilemelerindeki belirsizliklerden kurtulmalarına olanak tanıyor.
5- Yerel Tercihlere Önem Vererek Gelişen Perakende Formatları
Uluslararası markalar yeni pazarlara açıldıkça, belirli perakende formatları öne çıkıyor. Kore’de, alışveriş merkezleri, yıl boyu süren yaya trafiğini destekleyen hava koşullarına dayanıklı yapıları nedeniyle giderek popülerleşiyor. Cushman & Wakefield Kore Sınır Ötesi Perakende Başkanı Glenn Yang, bu kapalı alışveriş merkezlerinin sunduğu cazip finansal koşulların, perakendeciler için maliyet açısından avantajlı bir seçenek olduğunu belirtiyor. ABD’de ise, pandemi sonrası dış mekân alışveriş merkezleri ilgi görüyor ve yaya trafiğinde bir artış yaşanıyor. Bu trend, markalar ve gayrimenkul sahipleri arasında stratejik ortaklıkların, tüketici deneyimlerini geliştiren ideal konumları güvence altına almak açısından önemini vurguluyor.
SONUÇ
Perakende sektöründeki dinamikler sürekli evrilirken hem perakendecilerin hem de yatırımcıların bu yeni trendleri yakından takip etmesi gerekiyor. Perakendecilerin yenilikçi stratejilere uyum sağlamaları, veri temelli içgörülerden faydalanmaları ve tüketicilerle etkileşim kuran çekici mağaza içi deneyimlere yatırım yapmaları önemli. Yatırımcılar ise, tüketici tercihleriyle uyumlu markalarla iş birliği yaparak, birincil lokasyonları tespit etmeye odaklanmalı. Her iki taraf da iş birliği ve bilgi paylaşımı yoluyla yeni fırsatları değerlendirebilir, direnç oluşturabilir ve giderek daha rekabetçi hale gelen bir ortamda perakende sektörünün sürdürülebilir büyümesine katkıda bulunabilir.
Yayınlanma Tarihi: 21/10/2024
Güncellenme Tarihi: 04/02/2025
Bu içerik, Cushman & Wakefield tarafından hazırlanmıştır. Asıl kaynağa erişmek için "The Pulse of Global Retail : Navigating Key Leasing Trends" sayfasını ziyaret edebilirsiniz.