Yapay Zeka’ya Merhaba

Anasayfa Blog Yapay Zeka’ya Merhaba
Blog-photo

Yapay Zeka’ya Merhaba

 

İnsanların çevresindeki kaynakları kullanması, denetlemesi ve değiştirmesine yönelik faaliyetlerin tümünü ‘teknoloji’ olarak kabul ettiğimizde bu dev sektörün insanlık tarihi kadar köklü bir geçmişe sahip olduğunu ve günümüzde de gelişmeye devam ettiğini söyleyebiliriz.

İlk insanların kullanmış olduğu araç gereçlerden günümüzdeki modern teknolojik cihazlara kadar olan yaşanan değişim ve gelişim evresine baktığımızda özellikle son yüzyılda baş döndürücü teknolojik atılımların gerçekleştiğine tanık oluyoruz. Bu atılımlar içindeki en önemli gelişmelerden biri ise şüphesiz yapay zeka çalışmaları ve bu yeni teknolojinin bize vadettikleri.

Tüm insanlığı derinden etkileyecek ve eğitimden sanayiye gayrimenkulden tıbba kadar hemen hemen tüm sektörleri yakından ilgilendiren yapay zeka kavramını gelin birlikte inceleyelim.

Bilgisayar teknolojilerinin yeni ortaya çıktığı dönemde, “Makineler düşünebilir mi?” sorusunun Mathison Turing tarafından sorulması ile hakkında ilk adımların atılmaya başlandığı yapay zekâ, 2. Dünya Savaşı döneminde çeşitli askeri silah teknolojilerinin ortaya çıkmasına ve bilgisayarların gelişmesindeki en önemli etkenlerden biri olmuştur.

Bilgisayarlar ve makinelerce sergilenen ve onların anlama, öğrenme, muhakeme yapma, planlama ve daha birçok görevleri yerine getirebilmesine olanak veren bilgisayar tabanlı bir zihin gücü olan yapay zekayı; gerçek dünyadaki koşullar ne olursa olsun karmaşık soruları çözebilme, tahmin edebilme veya hedefe ulaşmak için uygun eylemleri yerine getirebilme sistemi olarak da tanımlayabiliriz.

Her ne kadar yapay zeka dediğimizde aklımıza tek bir çeşit teknoloji gelse de yapay zekanın teknolojik olarak; Artificial Narrow Intelligence (ANI), Artificial General Intelligence (AGI) ve Artificial Super Intelligence (ASI) olmak üzere üç türü var.

Algıları olmayan, sadece komutlarla işlem yapan ve sınırlı görevleri yapabilme kabiliyeti olan günümüzdeki yapay zekalar ANI sınıfına giriyor. Bu temel ANI hizmetlerini sunan sınıfa, Google, IBM, Amazon ve Microsoft gibi arama motorlarıyla, reklam servisleri ve sipariş yönetim yazılım şirketleri giriyor. Bilgisayar ve cep telefonlarının hesap yapabilme, Siri gibi söylenilenleri dinleyen kişisel asistanların talep edilen bilgiyi ham halde bize ulaştırabilme ve kombinasyonlarla da olsa sorulara cevap verebilme gibi fonksiyonları ise günlük hayatımızda karşılaştığımız ANI yapay zekasına bir diğer örnek.  Diğer iki zeka çeşidinin iş hayatındaki kullanım alanları şimdilik varsayıma dayansa da en az insan kadar ve hatta insanlardan da zeki makine zekaları oluşturmaya yönelik bu teknolojilerin gelecekte vadedebilecekleri hayal gücümüzle sınırlı durumda.

Peki gerçekten öğrenebilen, anlayabilen ve hatta sanatla uğraşıp yaratabilen yapay zekalara ulaşmak muhtemel mi?

Bu uğurda uzun zaman önce başlanan ve hala devam eden çalışmalar şimdiden bu tip yapay zekaların hayatımızda önemli bir rol oynayarak yaşamımızı ve çalışmalarımızı değiştirmeye başladığını gösteriyor.

Bu çalışmaların somut örneklerinden biri BAXTER adlı üretim robotu. Bu robotu, günümüzdeki yapay zekalardan ayıran en önemli özelliği ise programlanmak yerine eğitilebilmesi. Yapılması gereken bir iş robota gösterildiğinde robot bunu öğrenebiliyor ve hatta iş tamamen gösterilmediğinde dahi kendisi gerisini kavrayabiliyor. Ayrıca yapılan işteki hataları da tespit edebilen robot, bu çok yönlü özelliğiyle üretimdeki insan gücüne olan ihtiyacı büyük ölçüde ortadan kaldırıyor. Hem iş kazaları, hem de işçi kaynaklı problemleri sıfıra indiren bu robotun yakında tüm üretim departmanında bulunması ve üretimdeki insan gücü kavramını ortadan kaldırması bekleniyor. BAXTER’ın kapasitesinden hareket eden Yale ve Oxford Üniversitesi’ndeki akademisyenler önümüzdeki 50 yıl içinde gelişen AGI ve ASI teknolojilerinin milyonlarca insanın işini elinden alacağını, makineleşmenin yapay zeka ile buluşarak insanları yeni iş kolları bulmaya iteceğini ortaya koyuyor. 352 yapay zeka analistiyle yapılan görüşmeler sonrasında yapay zekanın geleceği hakkında detaylı bir sonuç sunan araştırma, 2061 yılında bugün için insanlar tarafından gerçekleştirilen tüm görevlerin yapay zeka teknolojileri tarafından yapılabileceği hipotezini ortaya koyuyor.

rsz_cw-ai

Yapay zekanın durdurulamaz bir hızda akıllanarak insanların yapabildiği bir çok işi yapabilmeye başlaması ile önümüzdeki 50 yıllık sürede alışık olduğumuz birçok mesleğin tehdit altına gireceği gerçeği yeni soruları da beraberinde getiriyor.  Sanatla uğraşabilen ve yaratıcılık yeteneğine sahip yapay zeka mekaniklerinin ne kadar yakın bir süre sonra hayatımızda olacağı ise yanıt bekleyen sorulardan..

Geçtiğimiz günlerde yayınlanan ve Facebook’un yapay zeka üzerine çalıştığı robotların kendi dilini ürettiği haberleri ve art arda gelen yapay zeka üretimi senaryo örnekleri, yapay zekaların deneysel olarak da olsa sanatsal üretimler yaratabildiğini kanıtlıyor. Araştırmaya dahil olan analistler 2050 yılına geldiğimizde yapay zeka teknolojilerinin NY Times Best Seller klasmanında bir roman yazabilecek kadar gelişebileceğini iddia ediyor. Her ne kadar yapay zekaların gelecekte tam olarak hangi seviyelere ulaşacağını bilemesek de Britanyalı matematikçi I. J. Good’un da öngörüde bulunduğu gibi yapay zekaların insanların icat edeceği son buluş olacağı bu zekanın insan zekasına baskın geleceği kaçınılmaz görünüyor.

 


Paylaş

Diğer Blog Paylaşımları

Blog-photo
Expo Real 2024 : Avrupa Gayrimenkul Sektöründe Dipten Dönüş Sinyalleri

Kısa bir süre önce Münih'te düzenlenen Avrupa’nın en büyük gayrimenkul ve yatırım fuarı Expo Real 2024’te, Avrupa gayrimenkul sektörünün mevcut durumuyla ilgili önemli gelişmeleri yakından gözlemleme ...

Devamını Oku

Blog-photo
Paylaşmak Önemsemektir: İkinci El Perakendenin Yükselişi

'Eskiye' dönüşün gayrimenkul üzerinde yarattığı etkinin bir analizi İkinci el alışverişin son yıllarda giderek daha popüler hale gelmesi, yeni iş türlerinin ve işletme modellerinin ortaya çıkmasına ne...

Devamını Oku

Blog-photo
MIPIM'den Geriye Kalanlar

Tüm dünyanın ilgiyle takip ettiği en büyük gayrimenkul etkinliklerinden olan MIPIM 2024; 12 – 15 Mart tarihleri arasında Fransa’nın Cannes şehrinde düzenlendi. Programın açılışını eski Finlandiya Başb...

Devamını Oku

Blog-photo
Depo Alanı Yer Seçiminde Dikkate Alınması Gereken Kriterler

Depo seçimi, bir işletmenin başarısını ve sürdürülebilirliğini etkileyen kritik bir karardır. Yeni bir tesis veya depo için yer seçimi ise sadece fiziksel alanın belirlenmesi değil, aynı zamanda opera...

Devamını Oku

Blog-photo
Gayrimenkul ve Tokenizasyon

Geçtiğimiz birkaç yıl içerisinde teknolojik olarak olgunlaşan ve kamu nezdinde de gerekli bilinirlik ve güven ortamını sağlamayı başaran blokzincir teknolojileri, her sektörde olduğu gibi gayrimenkul ...

Devamını Oku

Blog-photo
MAPIC 2023'ÜN ARDINDAN

Her yıl Fransa’nın Cannes şehrinde düzenlenen, dünyanın en büyük perakende ve gayrimenkul fuarı olan MAPIC; bu yıl 28-30 Kasım tarihleri arasında 75 ülkeden perakende, gayrimenkul, eğlence ve yiyecek-...

Devamını Oku

ARADIĞINIZI BULAMIYOR MUSUNUZ?

Uzmanlarımızdan biriyle iletişime geçin.