Turizmde Ödeme Teknolojileri
Dijital ödeme sistemleri her anımızı kolaylaştıran yenilikçi çözümlerle günlük hayatımızın merkezinde kendine yer buluyor. İlk olarak 1950’lerde Amerika Birleşik Devletleri’nde kredi kartının kullanılmasıyla başlayan ve büyük bir hızla gelişen ödeme sistemleri hangi pazar olursa olsun her ülkede çeşitli teknolojilere entegre oluyor.
Günlük hayatımıza özellikle mobil cihazların girmesiyle birlikte ödeme yöntemlerindeki yeni teknolojilerin ve deneyimlerin hızına yetişmek, birçok kullanıcı ve sektör için hayli güç hale geldi. Perakendeden akaryakıta birçok tüketim alanında, nakit ve fiziksel ödeme kartlarına olan ihtiyacı en aza indirerek, müşteri kitlesini genişletmek ve farklı segmentlerdeki müşterilere ulaşmak isteyen marka ve müşterilerin hayatını kolaylaştırıyor.
Türkiye’de yoğunlukla yerel müşterilerle iş yapan perakendeciler, bankalar ve start-up’lar, bu çözümleri uluslararası boyutta ele alarak yeni nesil ödeme yöntemlerine entegre olma yarışına gidiler bile. Bu alanda yoğunlaşma gerektiren en önemli konulardan biri ise ülkemizi ziyaret eden yabancılara kendi ülkelerinde aşina olduğu dijital ödeme yöntemlerinden uzaklaşmadan çözüm sunabilmek. Halihazırda ülkemizde kullanılmayan ödeme yöntemlerinin, başta perakende sektörü olmak üzere tüm sektörlerde aktif bir şekilde kullanılmaya başlanması ve uluslararası dijital ödeme yöntemlerinin turizm sektörüyle buluşturulması, hem devlet tarafından hem de sektör temsilcileri tarafından desteklenmesi gereken bir konu.
Ocak-Mart 2018 döneminde geçen yılın aynı dönemine göre ziyaretçi rakamlarında yüzde 35’lik bir artış gözlemlenen turizm sektörü, kurdaki yükseklik göz önüne alındığında döviz girişine doğrudan etki edebilen bir sektör. Turistlerin daha fazla harcama yapmasına olanak sağlamak için, kendi ülkelerinde aktif bir şekilde kullandığı ve aşina olduğu ödeme teknolojilerini Türkiye’de de kullanabilmesi bu nedenle oldukça önem taşıyor.
Bu adımı atan ülkelerden biri olan İtalya, Uzak Asya’da yaygın olan ve yerli nüfus tarafından daha önce hiç kullanılmayan bir mobil ödeme yöntemi WeChat Pay’i tüm ülkede geçerli bir dijital ödeme yöntemi haline getirerek İtalya ekonomisinin bir parçası haline getirdi. Bu adımla birlikte dünya genelinde 13 ülkede en aktif ödeme yöntemi olan WeChat Pay sadece İtalya pazarına girmekle kalmadı, Çin, Singapur, Tayland, Endonezya ve Malezya gibi ülkelerden gelen turistlerin İtalya’da yaptıkları harcamaların %43 oranında artmasını sağladı. Peki Türkiye’de yabancı turist harcamalarında son durum ne?
TÜİK rakamlarına göre yılın ilk üç ayında 4,9 milyon yabancı turist ülkemizi ziyaret etti ve kişi başına 682 dolarlık harcama yapan turistler, 3,35 milyar dolarlık bir döviz girişi sağladı. Bankalararası Kart Merkezi’nin Mart 2018’de açıkladığı veriler göre ise yılın ilk üç ayında yabancı kartlar ile yurt içinde yapılan ödeme tutarı toplam 1,51 milyar dolar olurken, bir yabancı turistin kartından yaptığı ortalama harcama tutarı 148 Dolar oldu. Yabancı kredi kartı veya banka kartı ile yapılan harcamaların %34’ü havayolları sektöründe gerçekleşirken, kartla yapılan harcamaların %15’i konaklamaya, %12’si giyim ve aksesuar alışverişine, %6’sı ise market ve AVM alışverişine ayrıldı.
TÜİK ve BKM rakamlarının işaret ettiği gibi, yabancı turist başına 534 dolarlık bir harcama şu an bankacılık sistemi dışında gerçekleşiyor. Türkiye’de aktif olarak kullanılan bir uluslararası dijital ödeme sisteminin olmaması sebebiyle şu an nakit bazda ilerleyen bu harcamaların dijital kanallar aracılığıyla yapılması, özellikle perakende sektöründeki birçok marka için ek ciro potansiyeli taşırken, devlet için yeni vergi gelirleri ve ekonominin kayıt altına alınması gibi fırsatlar sağlıyor. Özellikle Avrupa’dan ve Uzak Asya’dan gelen turistlerin kendi ülkelerinde kullandığı ödeme yöntemlerine Türkiye’de de devam edebilmeleri, halihazırda çoktan kredi kartı ve nakit kullanmayı bırakmış olan bu ülke vatandaşları için daha fazla harcama yapabilme imkânı vaat ediyor.
WePay, Apple Pay, Samsung Pay, PayPal Beacon, WeChat Pay gibi tüm dünyada kullanılan mobil ödeme yöntemlerinin ülkemizde de bir an önce kullanıma alınması, ışık hızıyla nakitsiz bir ekonomiye geçen Kuzey Avrupa ülkelerinden tutun, Çin, Japonya ve Güney Kore gibi Uzak Asya ülkelerine ve mobil dijital ödeme yöntemlerini ekonomisine entegre etmeye hızla devam eden Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan gibi Orta Doğu ülkelerinden gelen turistlerin harcamalarının kayıt altına alınmasını da sağlayacak. Bunun yanı sıra, İtalya örneğinde olduğu gibi bu ülkelerden gelen turistlerin daha fazla harcama yapmasına ve daha fazla döviz bırakmasına da imkan tanıyacak.
Bu ülkelere ek olarak ülkemize en çok ziyaretçi gönderen ülkelerden olan ve görece kapalı bir ekonomiye sahip olan İran ve Rusya’nın kendi iç pazarlarında kullandığı dijital ödeme yöntemlerinin de Türkiye’de kullanılabilir hale gelmesi, ödeme teknolojileri alanında çalışan şirketlerin ve kamu yetkililerinin orta vadede planlarına alması gereken aksiyonlar arasında.
Yukarıda bahsettiğimiz pazarlardan gelen turistlerin Belçika’da 813 dolar, Almanya’da 981 dolar, İrlanda’da 1009 dolar, İtalya’da 774 dolar, Fransa’da 1136 dolar, Avusturya’da 1040 dolar ve İngiltere’de 849 dolar seviyesinde harcama yapması, Türkiye gibi yaz ve kış turizminde güçlü, gastro-turizm, kongre turizmi, sağlık turizmi gibi alanlarda potansiyeli olan bir ülke için oldukça önemli bir veri. Turist başına harcamada Avrupa ortalamasını yakalamak için yeni nesil ödeme teknolojilerine yönelik engellemeleri kaldırmak, turist başına 1000 dolar olarak açıklanan ulusal hedefin gerçekleşmesi için perakende başta olmak üzere tüm sektörlerde uluslararası ödeme entegrasyonu sağlamak akılcı bir çözüm olarak duruyor.