Modern İş Dünyasında Eğitim
Massive Open Online Course (MOOC, Kitlesel Çevrimiçi Açık Ders), son zamanlarda derinlemesine ele alınan bir konu haline geldi. Önceden bildiğimiz açık öğretim kurumları ve uzaktan eğitimle diploma veren online üniversitelere artık Harvard, Princeton gibi dünyaca ünlü okulların internet ortamına aktardığı kurslar ve sertifika programları da eklendi. Hatta Minerva gibi yeni açılan üniversiteler, fiziki sınıf ortamını kaldırarak fiziksel üniversite kampüsünde kabul ettiği öğrencilerin online bir müfredat üzerinden ders almasını sağladı. Pek tabii ki, oldukça çeşitlenen bu kursların kişisel gelişimin yanında iş ve ofis hayatına olan etkileri de tartışılmaya başlandı.
Bu konuda öncelikli incelenmesi gereken nokta, okul ortamı ile MOOC platformlarında verilen eğitimin karşılaştırmalı verimi oluyor. Gittikçe dinamikleşen dünyamızda yetişkin insanları geleneksel yöntemlerle yoklama listelerine dahil edip belli saatlerde alıkoymak, içten içe sınıfta edinilen öğrenimin verimini baltalamaya başlıyor. Özellikle de yüzlerce kişinin toplanıp tek bir profesörü dinlediği amfilerde bir öğrencinin dikkatini konuya verebilmesini beklemek, günümüzde basit bir varsayımın ötesine geçemiyor. Buna bağlı olarak da “Ders sınıfta öğrenilir” anlayışı, teknolojiyle bu derece entegre olmuş bir toplumda etkisini hızla yitiriyor. Öğrenciler her an her yerde hatta hasta yatağında olsalar dahi ulaşabilecekleri, durdurup geri sarabilecekleri, altyazılardan takip edebilecekleri bir derse çok daha kolay konsantre olabiliyorlar. Ayrıca bu tarz bir eğitimin öğrenciye verdiği kendi kendini geliştirme hissi de verimin hızla artmasını sağlıyor, bu verim de kalifiye insanlar yetiştiriyor.
Bir diğer konu ise MOOC’un bireylere, özellikle çalışanlara seçme özgürlüğü tanıması. Özel olarak gelişmek istedikleri bir alana yönelik uzaktan eğitim programları hem kontenjan veya talep azlığı gibi altyapısal sorunları ortadan kaldırıyor hem de yoğun çalışma saatleri içindeki bireylere kendi programını planlayarak alanlarında derinleşmeleri için yaşam boyu eğitim fırsatı sağlıyor. Tüm bunların neticesinde çalışanlar, alanlarında uzmanlaşarak çok yönlü bir yönetici profili geliştirmiş oluyor.
Konuşulmakta olan dezavantajların başında ise pratik olmadan, bilgisayar üzerinden izlenen teorik aktivitelerle iş dünyasına hazırlanılamayacağı şüphesi geliyor. Fakat gün geçtikçe gelişerek daha profesyonel bir şekil alan MOOC eğitim düzenleri, derse katılan bireylere gerçek hayata dayalı projeler, ödevler ve sunumlar hazırlama fırsatı vererek, onları modern dünyanın iş hayatına yönelik en uygun eğitim programları ile karşılıyor. Şirketlerin insan kaynakları departmanları ise MOOC teknolojilerinin sağladığı fırsatları hem çalışanların kişisel ve kariyer odaklı gelişimlerinde hem de şirketlerin dijitalleşme süreçlerinde vazgeçilmez bir değer olarak değerlendiriyor. Bu nedenle “iş başında öğrenim” ve işe alım süreçlerinde MOOC sertifikaları ve diplomaları gün geçtikçe daha değerli bir yetkinlik haline gelmiş durumda. Çalışanlara ise onlarca farklı platformda sunulan binlerce dersten birine odaklanmak düşüyor. Eğer siz de bu dijital trend ile tanışmak ve eğitiminizi yaşam boyu sürdürmek istiyorsanız aşağıdaki platformları ziyaret edebilirsiniz.